Toplu Konut İdaresi’nin (TOKİ) geleneksel “satış” modelinin dışına çıkarak başlatacağı “Kiralık Sosyal Konut Projesi”, sadece dar gelirli için bir nefes borusu olmayı değil, aynı zamanda kontrolden çıkan kira piyasasını regüle etme hedefini de taşıyor. Devletin “ev sahibi,” vatandaşın ise “güvenilir kiracı” olacağı bu yeni sistem, Türkiye’nin sosyal konut politikasında bir milat olabilir. Peki, bu sistem nasıl işleyecek ve en önemlisi, kiralar ne kadar olacak?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından sinyalleri verilen ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından detaylandırılan proje, TOKİ’nin arsa ve inşaat kapasitesini kullanarak on binlerce konut üretmesini öngörüyor. Ancak bu kez konutlar satılmayacak, mülkiyeti devlette kalacak. Bu stratejik kararın iki temel amacı var:
Konut Stokunu Koruma: Satış odaklı projelerde, sosyal konutlar bir süre sonra ikinci el piyasasına dahil olarak ticari bir metaya dönüşebiliyor. Kiralama modelinde ise konutlar daima kamu mülkiyetinde kalacağı için, devletin elinde sürekli olarak dar gelirli vatandaşlara tahsis edilebilecek bir konut havuzu olacak.
Uzun Vadeli Sosyal Destek: Ev sahibi olamayan ancak düzenli bir gelire sahip olan milyonlarca kişi için güvenli, öngörülebilir ve uzun vadeli bir barınma çözümü sunulacak.
Hak sahipleri, daha önceki TOKİ projelerinden aşina olduğumuz bir yöntemle, yani belirli gelir ve ikamet kriterlerini sağlayan adaylar arasından noter huzurunda yapılacak kura (çekiliş) ile belirlenecek.
Henüz resmi bir rakam açıklanmamış olsa da, projenin ruhu ve TOKİ’nin geçmiş uygulamaları, kira bedellerinin nasıl şekilleneceğine dair önemli ipuçları veriyor. Yetkililer, kiraların “piyasa rayicinin belirgin şekilde altında” olacağını vurguluyor.
Ekonomik bir projeksiyonla, TOKİ’nin daha önceki konut satışlarında kullandığı “ödenebilirlik” prensibinin burada da geçerli olması beklenmektedir. Bu prensibe göre taksitler, genellikle hane halkı gelirinin %30’unu veya asgari ücretin belirli bir oranını geçmeyecek şekilde ayarlanır. Kiralık modelde de benzer bir formülün uygulanması muhtemeldir. Örneğin, İstanbul’daki mevcut 15.000 – 20.000 TL’lik ortalama kiralar yerine, hane gelirini zorlamayacak, asgari ücretle geçinen bir ailenin dahi ödeyebileceği sembolik ve makul bir seviyenin hedeflenmesi projenin ana felsefesini oluşturacaktır. Kesin rakamlar, projenin fizibilite çalışmaları tamamlandığında ilan edilecektir.
Bu hamlenin stratejik önemini sadece barınma sorununa çözüm olarak okumak eksik kalır. Projenin iki kritik makro hedefi daha var:
Kira Piyasasını Terbiye Etme: Kamu eliyle on binlerce uygun fiyatlı kiralık konutun piyasaya sürülmesi, arzı artırarak fahiş kira isteyen mülk sahipleri üzerinde bir baskı unsuru oluşturacaktır. Bu, özel sektördeki kira balonunun sönmesine dolaylı yoldan katkı sağlayabilir.
Kentsel Dönüşümün Kilidini Açma: İstanbul’un en büyük sorunlarından biri olan kentsel dönüşümde, evini yıktıran kiracıların ve dar gelirli ev sahiplerinin geçici olarak taşınacak yer bulamaması süreci tıkıyordu. Bu kiralık konutlar, dönüşüm projeleri için bir “tampon konut stoku” görevi görerek, riskli binaların tahliyesini ve yeniden inşasını hızlandıracaktır.
Kaynak: (Source) Haber Merkezi
Yapılan ara zamların dahi birkaç ay içinde anlamını yitirdiği bu sarmal, milyonlarca asgari ücretli, emekli ve memurun bütçesini alarm verme seviyesinin de ötesine taşıdı. Rakamlar, yaşanan refah kaybının boyutunu net bir şekilde gözler önüne seriyor. Merkez Üssü Asgari Ücret: Açlık Sınırının 11.487 TL Altında Yılın başında 22.104 TL olarak belirlenen ve ara zam yapılmayan asgari […]
Gram altının 5.213 TL ile, ons altının ise 3.923 dolar ile kendi rekorlarını tazelediği bir dönemde, yatırımcıların radarında çok daha parlak bir yıldız var: Darphane Altın Sertifikası (Kod: ALTIN.S1). Yılbaşından bu yana gram altının %74’lük etkileyici getirisine karşılık, yatırımcısına %122,8 gibi olağanüstü bir kazanç sunan bu enstrüman, küçük yatırımcı için adeta oyunun kurallarını yeniden yazıyor. […]
Reyondaki etiket fiyatıyla kasadaki son tutar arasındaki fark, artık münferit bir hatadan çıkıp, tüketicinin cebini hedef alan sistematik bir “pazarlama” tuzağına dönüşmüş durumda. Bu durum, yalnızca birkaç liralık bir farktan ibaret değil; bilinçli bir yönlendirme ve tüketici dikkatsizliğinden beslenen ciddi bir hak ihlalidir. Bir “Hata”dan Daha Fazlası: Bilinçli Bir Strateji İstanbul’dan Ankara’ya, İzmir’den Bursa’ya, ülkenin […]
Bu tür düzenlemelerin sadece bireysel hayatları değil, aynı zamanda işgücü piyasasını ve devletin sosyal güvenlik harcamalarını nasıl etkileyeceğini de analiz etmek gerekiyor. Yapılan yeni açıklamalar, özellikle 46 ile 50 yaş aralığındaki ve prim gün sayısını doldurmuş çalışanlar için yeni bir finansal planlama dönemi başlatıyor. Kimler Avantajlı Konumda? Yeni düzenlemenin temel amacı, Türkiye’de çalışma yaşamının uzun […]
Finans piyasalarından gelen son ve kritik uyarılar, bu alışkanlığın ciddi finansal sonuçları olabileceğini gösteriyor. Bankalar, belirli yatırım amaçlı işlemler nedeniyle müşterilerinin kredi kartı limitlerini geçici olarak kapatabileceği yönündeki açıklamalarını yeniden gündeme taşıdı. Bu durum, anlık mağduriyetlerin ötesinde, kullanıcıların acil nakit ihtiyaçlarını karşılamasını da engelleyebilir. Kredi Kartının Amacı ve Banka Riski Bir ekonomi editörü olarak belirtmek […]
N Kolay Emekli Kredisi, maaşını PTT’den alan emekliler için finansmana erişimi kolay ve “N Kolay” hale getiriyor. Ancak her finansal üründe olduğu gibi, bu krediyi kullanmadan önce tüm detayları, faiz aralıklarını ve kritik başvuru koşullarını bilmek, mali sağlığınızı korumak açısından hayati önem taşıyor. Emeklinin Yüzünü Güldüren Limitler ve Faiz Aralıkları Maksimum Limit: Maaşını PTT’den alan […]