Sigorta başlangıç tarihini geriye çekme potansiyeli taşıyan bu yöntemler, doğru uygulandığında çalışanlara sadece eksik prim günlerini tamamlama değil, aynı zamanda 1 ila 2 yıl, hatta bazen daha fazla erken emeklilik imkanı sunuyor. Peki, bu “altın anahtar” nasıl kullanılır? İşte bilmeniz gereken tüm kritik detaylar.
Borçlanmanın temel mantığı, sigortalılık süresinde çalışılmayan belirli dönemlere ait primlerin toplu olarak ödenerek hizmet gününe eklenmesidir. Ancak bu işlemin asıl sihirli dokunuşu, sigorta başlangıç tarihini geriye çekme potansiyelidir. Bu haktan faydalanmanın tek ve en önemli koşulu şudur: Borçlanılacak sürenin (askerlik veya doğum izni) ilk sigortalı olunan tarihten önce gerçekleşmiş olması.
Örnek: 1 Kasım 1999’da sigortalı olarak işe başlayan bir erkek çalışan, 1997-1998 yıllarında 18 ay askerlik yapmış olsun. Bu çalışan, askerlik süresinin tamamını borçlandığında, sigorta başlangıç tarihi 18 ay geriye çekilerek 1 Mayıs 1998 olacaktır. Bu basit işlem, kişiyi tamamen farklı ve çok daha avantajlı bir emeklilik mevzuatına tabi kılar.
Kadın çalışanlar için ise bu durum, sigorta başlangıcından önce yaptıkları doğumlar için geçerlidir. Borçlanma hakkı, üç doğuma kadar, her bir çocuk için 2 yıl (720 gün) olarak kullanılabilir.
Türkiye’nin çalışma hayatında bir milat olan Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) düzenlemesi, borçlanmanın önemini bir kat daha artırdı. 8 Eylül 1999 tarihinden önce sigorta girişi olanlar için yaş şartının kaldırılmasıyla birlikte, emeklilik için gereken tek şey prim günü ve sigortalılık süresini tamamlamak oldu.
İşte bu noktada, sigorta başlangıcı 8 Eylül 1999’dan hemen sonraya denk gelen binlerce kişi için askerlik ve doğum borçlanması adeta bir can simidi haline geldi. Sigorta başlangıcı 2000 yılında olan ancak 1999’dan önce askerlik yapmış veya doğum yapmış bir kişi, borçlanma yoluyla giriş tarihini 8 Eylül 1999 öncesine çekerek EYT kapsamına girebilir ve yaş şartı olmadan emekli olabilir. Bu nedenle, sigorta başlangıç tarihiniz bu kritik sınıra yakınsa, borçlanma seçeneklerini mutlaka değerlendirmelisiniz.
Çalışma hayatı boyunca farklı sigortalılık statülerinde (SSK/4A, Bağ-Kur/4B, Emekli Sandığı/4C) bulunanlar için hangi şartlarda emekli olacakları büyük bir soru işaretidir. Kanun bu konuda nettir: Bir kişinin emeklilik şartları, prim ödenen son yedi yıllık fiili hizmet süresi (2520 gün) içinde en çok hangi statüye prim yatırıldığına göre belirlenir.
Örneğin, uzun yıllar kendi işini yapıp Bağ-Kur primi ödeyen bir kişi, emekliliğine son 3.5 yıldan (1261 günden) daha fazla bir süre kala SSK’lı bir işe girip prim öderse, daha avantajlı koşullar sunan SSK şartlarıyla emekli olma hakkı kazanır. Bu stratejik bir planlama gerektirir ve emeklilik dilekçesi vermeden önce son 2520 günlük hizmet dökümünün dikkatle incelenmesi hayati önem taşır.
Yol Haritanız: Nereden Başlamalısınız?
Erken emeklilik potansiyelinizi öğrenmek için karmaşık hesaplamalarda boğulmanıza gerek yok. İzlemeniz gereken adımlar şunlardır:
e-Devlet Kontrolü: e-Devlet üzerinden SGK “Hizmet Dökümü” belgenizi alarak ilk sigorta başlangıç tarihinizi, toplam prim gün sayınızı ve farklı statülerdeki çalışma sürelerinizi net bir şekilde görün.
Kritik Tarihleri Belirleyin: Sigorta başlangıç tarihinizi, askerlik yaptığınız veya doğum yaptığınız tarihlerle karşılaştırın.
Profesyonel Destek Alın: Durumunuzun karmaşık olduğunu düşünüyorsanız veya en doğru adımı atmak istiyorsanız, en yakın SGK müdürlüğüne başvurmaktan veya bu alanda uzmanlaşmış bir sosyal güvenlik danışmanından destek almaktan çekinmeyin.
Bu gelişme, halihazırda yüksek enflasyon ve maliyet artışlarıyla mücadele eden tüketiciler için ek bir yük anlamına geliyor. Ancak bu fiyat artışları, sadece tüketicinin cüzdanını değil, aynı zamanda kamu sağlığı ve devletin vergi gelirleri dengesini de yakından ilgilendiriyor. Zam Neden Geliyor? Sigara fiyatlarına yapılan zamlar genellikle iki temel nedene dayanır: 1. Üretim ve Operasyonel Maliyet Artışları: […]
Piyasalar, İsrail’in ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze’de ateşkes ve rehine takası planına onay vermesiyle gelen küresel risk iştahındaki artışı fiyatladı. Güvenli liman talebinin azalması, sarı metalde kısa süreli bir geri çekilmeye neden oldu. Ancak analistler, bu geri çekilmenin bir düzeltme olduğunu ve altının orta vadeli pozitif görünümünü destekleyen temel dinamiklerin hâlâ güçlü olduğunu vurguluyor. Altın […]
Milyonlarca SSK ve Bağ-Kur emeklisinin gelirini doğrudan etkileyecek olan Ocak 2026 maaş zammı için kritik virajlardan ilki dönüldü. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı son verilerle birlikte, yılın ikinci yarısına ait 3 aylık enflasyon oranı netleşti. Bu veri, emeklilerin maaşlarına yansıyacak zammın ilk somut göstergesi olma özelliğini taşıyor. Analizlerimize göre, emekliler şimdiden %7,50’lik bir zammı garantilemiş […]
Ev veya arsa sahibi olmak isteyen ama bütçesi kısıtlı olan vatandaşlar için harika bir haberimiz var. Devletin kurumu olan Milli Emlak, çok uygun fiyatlara arsa ve tarla satışı başlattı. Ağrı’da neredeyse 5 dönümlük bir tarla sadece 98.000 TL’ye, Konya’da ise bir arsa 104.000 TL’ye yeni sahibini arıyor. Bu fırsatlar, birikimini değerlendirmek isteyen herkes için büyük […]
Nakit ihtiyacı olan vatandaşlar için bankaların sunduğu yüzde 0 faizli kredi fırsatları adeta hayat kurtarıyor. Geleneksel kredilerin yüksek faiz oranları yerine, sıfır faiz imkanları büyük ilgi görüyor. 10 Ekim 2025 tarihi itibarıyla yapılan güncel duyurular incelendiğinde, önde gelen 4 büyük bankanın bu faizsiz destekleri sunduğu belirlendi. Bu kampanyalar sayesinde, yeni müşteriler toplamda 90.000 TL’ye kadar […]
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, ihtiyaç sahibi vatandaşlara yönelik en önemli desteklerden biri olan Evde Bakım Maaşı ödemelerine 2025 yılının son çeyreğinde de kesintisiz devam ediyor. Bakıma muhtaç kişilere evde bakarak büyük bir fedakarlık gösteren aileler, Ekim, Kasım ve Aralık aylarında toplam 35.106 TL destek alacak. Bakanlık, bu düzenli ödemelerle, bakıma muhtaç bireylerin ev ortamından […]